12 Şubat 2015 Perşembe

Kaybederek Kazanılanlardan...

Sayın KAHRAMAN'ın "Ünlülerin zorlu başarı hikayeleri..." başlıklı yazısında yabancı bazı ünlülerin başarısızlıkları üzerine kurulu başarımlarından örnekler veriliyordu...
Gönderiye,
"Türkiye'de de böyle başarısızlıklarla oluşmuş -edinilmiş değil, ama kazanılmış- başarılara sahip olanları da okumak isteriz...Hatta daha detaylı bir şekilde hazırlanmış başarısızlıklarla örülmüş başarılar; var ise..."
yorumunu yaptıktan sonra notlarım arasında benzerlerini aradım. Bulduğum biri bu duruma farklı ama oldukça dikkat çekici bir örnekti...
Çalışma hayatımdan kesitleri sunan son iki yazımın gördüğü rağbet ve aldığı yorumları da dikkate alınca ilgili notlarımı derleyerek bu anıyı da paylaşmaya karar verdim; fotoğraflarımı sevgili Halil KUYUCU'nun müteşekkir olduğum desteği ile tamamlayarak...




....  > > > * < < < .... 



Zamanın T.C. Başbakan Yardımcısı merhum Turgut ÖZAL, 1’nci Hava İkmal Bakım Merkezi (1. HİBM)  ve faaliyetlerini ilk defa konuğu Kral Faysal ile beraber geldiklerinde görüyordu... Bu ziyarette ÖZAL’ın hayalinde bıraktığı izin de etkisi ile ÖZAL Türk muharip uçağı projesinde bu merkeze farklı bir rol düşünecekti...

Kısa sürede duyulan bu olasılığın yarattığı heyecanlanla hazırlanan merkezde ÖZAL lideliğinde yapılan değerlendirmeler sonucu zamanın Türk muharip uçağını ve motorunu Eskişehir'de üretebilme fırsatı hayata geçmesine ramak kalmıştı...
... Ama bu süreçte beklenen mutlu sona yaklaşırken, karar verici ekibin bir çay molası sohbetini yaptığı 1.HİBM kameryası bu fırsatın kaçırıldığı sahne olmuştu; 1. HİBM kaybetmişti!

...

Eskişehir ve 1. HİBM 1980’li yılların başında kendini uçak ve motorunun imalatı hayali ile hazırlarken iş ve çalışma kültürü kabuk değiştirecek, bu ivme ile uçak, motor ve aksesuarların depo seviyesi bakımlarında önce nicelik geliştirilmeye ve belli bir faz farkı ile ardından da nitelik çalışmalarına başlanacaktı!

Önce, Hava Kuvvetleri envanterindeki hava araçları ve ilgili sistem, alt sistem ve aksesuarlarının (komponentlerinin) Fabrika Seviyesi Bakım (FSB, Not (1)) test kabiliyetinin kazanılması amacı ile kapsamlı bir ihtiyaç ön değerlendirmesi yapılarak yatırım planlamalarının yapıldığı görev grupları oluşturuldu...

Belirlemelere göre mevcut alt yapı ile bakım, onarım ve test kabiliyeti kazanılacak sistem, ünite ve parçalar ayrı projeler haline getirilerek mühendislere proje olarak veriliyordu 1. HİBM Ar-Ge Müdürlüğü tarafından... Ve 1.HİBM genç mühendisleri martis yapıda çalışmayı ilk o süreçte yaşayarak tadıyor ve deneyimliyordu...

Bu süreçte, bazı mühendislerin üzerindeki proje sayısı projenin takibi ve raporlanmasını projenin kendisine ayrılan zamanın da ötesine geçirebiliyordu... Neticede, kelime işlemci çalışan bilgisayar dahi yoktu... Ve periyodik proje ilerleme raporlarının pelur kağıtlara daktilo ile yazılıyor, tablo ve şekillerin elle çiziliyordu. Ve bu zaman diliminde 1. HİBM Ar-Ge Müdürü’nün Proje Kordinatöründen kaçmanın da yolları da ayrı birer proje haline getirilerek uygulanıyordu bu genç mühendislerce...

...






Motor Yakıt Aksesuar Revizyon ve Deneme Atelyeleri Şefliği  © CE

Ben de 1.HİBM’nin genç mühendislerinden biriydim; ilk görevim de ‘Motor Yakıt Aksesuar Revizyon ve Deneme Atelyeleri Şef’liği idi...
Rutin atelye yöneticiliğim haricinde proje mühendisi olarak sorumluluğuma verilen onlarca yurtiçi FSB kabiliyeti kazanma projeleri arasında en kritik ünitelerden biri de envanterdeki en gözde hava aracı olan F-4 uçaklarının J79-GE-17C model motarlarının motor ana yakıt kontrol (Main Fuel Control, MFC) ünitesi idi.

MFC, motorun çalışmaya başlamasından durdurulmasına kadar geçen süre içerisinde katı genleşmesi, akışkan basıncı ve sıcaklığına dayalı basit algılayıcılarla bazı dış etkileri de dikkate alarak düzenlediği ana yakıt sistemi akışı ile motorun çalışmasını otomatik kontrol ediyordu; tam bir hidromekanik bir oto-kontrol bilgisayarı; kısmi elektrikli.

Kore Savaşı deneyimi ve nükleer savaş/savunma stratejileri gereksinimleri dikkate alınarak geliştirilen ikinci nesil jet savaş uçakları artyanmalı turbojet motorları sayesinde ses hızını geçmişti...

Ses hızının geçilmesini sağlayan bu motorlarda dikkat eken bir özellik de motorun çalışmaya başlamasından durdurulmasına kadar geçen süre içerisinde otomatik çalışmasını kontrol etmekten sorumlu üniteler di... Adeta bir beyin işlevine sahip bu kontrol üniteleri motor yakıt sisteminde yerini alıyordu...

Bu kritik ünitenin fabrika seviyesi bakım kabiliyetinin kazanılması, ardışık diğer kritik teknolojilerin kazanılması / oluşturulması açısından bir eşik sayılabilirdi...

Her zaman örnek aldığım büyüğüm meslektaşlarımın çalışmaları, teknik ve idari belirlemeleri ile 1970’li yılların sonunlarında Hollanda Verolme Elektro şirketine imal ettirilen fonksiyonel test tezgahlarında bu ünitenin F-104 uçaklarına ait J79-GE-11 motorunda kullanılan modelinin -tam fonksiyonel test olmasa da- geçer-geçmez (black & white)  testi yapılıyordu...



 
J79 MFC Testi © CE 

İlk aşamada MFC revizyon  proje mühendisi yardımcısı olarak aldığım sorumluluk kısa zaman içinde yaşanan bazı yapısal ve organizasyonel değişikliklerle tamamen omuzlarımda idi...

O yıllarda örgün (orta ve yüksek) öğretimin hiç bir programında yer almayan bir alanın bu gelişmiş örneği başlangıçta tedirginlik ve bazen korku yaratsa da aslında bilgi ve kabiliyetimize meydan okunması tarifsiz bir karşı koyuş güdüsü ve mücadele gücü oluşturmuştu... Ve her sızlanışımda amirim, ilk proje liderim ve meslektaş büyüğümün “Amerikalı yapmışsa sen de yaparsın; neyin eksik?” ifadesi ile özetlenebilecek cevabi desteklerini de her zaman minnetle hatırlar ve anarım...

Herbiri babamdan büyük yaştaki teknisyen atelye kısım şeflerime yapabileceğim yönlendirme kendilerinin bilgiye karşı saygısı sayesinde her geçen gün daha da kolaylaştı.

J79 MFC Revizyonu © CE



Teknisyen arkadaşlarım ile aynı masada çalışıyorduk; üniteyi oluşturan (vida ve civatalar, pim ve şaftlar, üç boyutlu mekikler ve tarayıcılar, yay, pul ve rondelalar, lastik ve teflon contalar, kapak,rekor ve emniyetleme parçları gibi) çoğu fiziki keşif ve hassas ölçüm gerektiren yüzlerce iç parça öylesine karmaşık ve akıl çelendi ki çalışma anında o coşkulu odaklanma  ile statü unutuluyordu...

Sadece bir parça dağılım katalogundan gördüğümüz detaya ve okuduğumuz metinin ilgili parçaya nasıl uygulanacağına dair düşünce ile tasarladığımız sökme, ölçme, ara test, montaj ve test takımlarının imalati sonucu denenmesi ve alınan olumlu sonuçları zaman zaman sevinç çığlıklarına sebep oluyordu...

Farklı bir çalışmadinamiği ve grup sargınlığı oluşmuştu....

Zamanla ekibe ‘uzman’ tanımı ile üretici şirketin bir de Amerikalı teknisyeni katılacaktı; bu deneyimli uzman mühendislik seviyesinde olmasa da söküm, montaj ve test uygulamalarının açıklayıcı katılımcısı ve lojistik anlamda projenin önemli destekçisi oldu..

En büyük mutluluğu ise alt yapı ara test düzenlerini kurup bu testleri de gerçekleştirdikten sonra her bir adımının tamamaladığı tüm performans testi sonunda faaliyeti sağlanan ilk ünite test başarısı oluşturdu. İnanmam günlerimi aldı!

   
 

Servise Verilen İlk J79 MFC Kutlamalarından © CE 

Başarıya ilk ödül ABD’li uzmandan geldi, o zaman piyasada olmayan ama Ankara’daki ABD Hava Kuvvetleri biriminin kantininden temin edilen nescafe; yanında da bir tepsi baklava!..



 
 

Servise Verilen İlk J79 MFC Kutlamalarından © CE

Bu gelişmeler ve kabiliyet kazanma projelerindeki gelişim ve elde edilen başarı teknisyen sayısı yanında oluşturduğumuz taleplerle sivil mühendis işe alımlarını da başlattı ve kısa sürede sivil mühendis arkadaşlarımızın sayısı hızla arttı...

Tavan yapan özgüvene mühendis ve teknisyen sayısındaki artış da katılınca üretim sayısı hızla arttı; ardından diğer motorların yakıt kontrol üniteleri sırada idi...
... ve o mükemmel ekip her birini sırası ile başaracak hatta birkaç yıl sonra Eylül 1986 içinde bininci J79 MFC ünitesinin faal edilerek hizmete servise verilmesi kutlanacaktı... 



 
 Servise Verilen Bininci J79 MFC © CE
...

Bu başarı ve kazanılan özgüvenle F-16 uçaklarının F110 motor yakıt kontrol ve aksesuarlarında tanımlı test tezgahlarının bile dışına çıkarak Türkiye’ye özgü test tezgahları şartname verileri hazırlanacak; hatta gerek yakıt kontrol ve aksusarları için geliştirilen ‘yakıt çiftliği’nde, gerek motor yağ aksesuarlarında ve gerekse motor elektrik aksuarlarında kullanacağımız test tezgahlarının yerleşim ve işletim metodu ABD’deki üreticilere pek çok referans sağlamakla kalınmayacak ve gelişmiş motorun efendisi olan, optik ve hidromekanik gelişmiş algılayıcılara dayalı çalışan opto-elktro-hidromekanik kontrol (AFTC) ünitesi için seçtiğimiz test metodu ve test tezgahı yapısı ABD Hava Kuvvetlerinin bu ünitenin testlerinde yaşadığı sorunların çözümüne referans oluşturacaktı...

Kaybettiği düşünülen 1. HİBM’nin o sayede kazandıklarından sadece birinin özeti; kişisel penceremden...

Yani, millenyum civarında  1’nci Hava İkmal Bakım Merkezini tanımlarken kullandığım “Mükemmeliyet Merkezi” boşuna değildir... O teknolojik kabiliyetleri, sadece Türkiye'de değil, tek kordiorlu bir yolcu uçağının yaklaşık dört saatlik uçuş mesafesinin yarı çapını oluşturdupu dairenin içindeki 2-3 teknoloji merkezi hariç bir yerde bulunması da zordur; bugün üzerinden yirmi yıla yakın zaman geçmiş olsa da...  

Servise Verilen Bininci J79 MFC Törenine Katılan Aksesuar Personelinden Bir Grup © CE 
...

Özetlediğim başdöndürücü gelişim sürecini yaşayarak 7-8 yıl içinde Hava Kuvvetleri tüm turbo motorlarının kontrol ve aksesuarlarının bakım, onarım ve testlerini yurtiçinde yapılabilmesini başarabilmiş ekibin her biri birbirinden değerli üyelerini minnetle anıyorum!










Not (1) : Fabrika Seviyesi Bakım - FSB: Zaman zaman Depor Seviyesi Bakım (DSB) olarak da anılan FSB, silah ve destek sistemleri ile bu sistemlere ait elemanların yenileme, onarım tadilat, fonksiyonel test, kalibre ve imalatını kapsar. Bu sistemlerin çalışma süresine, takvim zamanına veya çalışma koşullarına göre belirlenen FSB ihtiyacı en üst düzeyde teknolojiye, mühendislik bilgi ve yeteneklerine sahip olmayı gerektirir. Bu nedenle, bu bakım seviyesi (kullanıcı) birlik imkan ve kabiliyeti üzerindedir.


Kaynakça        :

1.   Can EREL; "Örgütlerin Başarısını Arttırma Aracı Olarak Gruplar ve 1.HİBM'nde Proje Grubu"; Anadolu Üniversitesi SBE Yüksek Lisans Tezi; Ocak 1996.






_______________________________________




9 Şubat 2015 Pazartesi

İki Küçük Kol Düğmesi...


İki Küçük Kol Düğmesi...



Ama bunlar Barış'ın ayrı kol ve ayrı yoldakileri değil; paylaşarak birleşimi anımsatan, aynı kutudakiler...
...
Dün paylaştığım “Zor Başarılınca... 'An'ı, 'Anı'laştırmak Gerek!” başlıklı gönderimde EDM ile yaptığımız ve kendime o başarı anını hatırlatan bir armağan olarak sakladığım kravat iğnesinin fotoğrafımı çekmek için ararken beraberinde başka anı armağanları da buldu... Bunlardan biri de gümüş bir kol düğmesi takımı idi; beni yine onyıllar öncesine götüren...
...
Ülkeler arasında 1990’lı yılların ikinci yarısında yaşanan bazı gelişmeler sonucu Pakistan Hava Kuvvetleri Komutanı Mareşal Parvaiz Mehdi QERSHI ülkemizi ziyarete gelmiş ve programına Pakistan Hava Kuvvetlerinin bazı teknik ve lojistik ihtiyaçları nedeni ile uçak motorları konusunda Jet Revizyon da dahil edilmişti...

Karşılaşacağım konuğun mareşal rütbesine sahip ilk subay olması dışında bir özelliği de harp esareti görmüş olması idi; farklı bir heyecan duyarak hazırlanmıştım.
...
Son birkaç yıl içinde gösterilen üstün performans ile bölgenin en ileri teknolojilerine sahip hale gelen Jet Revizyon’un her bir atelyesini incelemeleri sırasında Mareşal QERSHI oldukça etkinlenmiş görünüyordu; ziyaret sonunda da hayranlığını gizlemeden bu gelişmiş kabiliyetleri oluşturan ekibe teşekkür ederek kardeş ülkenin bu gelişmiş kabiliyetlerinden persoenelinin de yararlanması konusunda ekibine görev verdi...

Teknik ekipler görüşmeleri sonunda vazifemizi belirlemiştik; kardeşimizlerimizin motorlarının bakım ve onarımı ile mühendis ve makinistlerine eğitimler verecektik...
Oldukça hızlı bir hazırlık dönemi sonrası eğitimler verilmeye başladı; müşteri memnuniyeti hat safhadaydı...
...
Sonra birgün üzerinde “With the compliments of Air Chief Marshal Parvaiz Mehdi QERSHI” notu ile beraber bullduğum bir takım kol düğmesi ve bordo renkli deri bir cüzdan beni o heyecan dolu güne yeniden götürdü...
Görevlerimde aldığım onca anı ve armağan içinde kişisel eşyalarım arasında koruduğum birkaçından bir set; iki küçük kol düğmesi... Aklıma hep “gücü paylaşımın gücü”nü ve onu başarabilmiş ekibin her biri birbirinden değerli üyelerini getirir ... Hepsini minnetle anıyorum!
Feb 7, 2015


_____________

Yorumlardan... 




Zor Başarılınca... 'An'ı, 'Anı'laştırmak Gerek!




Bugün bir meslektaş grubumdan gelen mesajda yer alan fotoğrafta açılma yöntemi sorulan plunger şaftı üzerinde açılmış beşgen delik beni onyıllar öncesine götürdü...

Dilimizde ‘Elektro Erozyon’ veya ‘Arkla İşleme” olarak tanımlayabileceğimiz EDM (Electrical Discharge Machining, EDM’ing) ile delindiğini değerlendirdiğim bu şaft deliği ile hatırladıklarımı ve değerlendirmelerimi paylaşmak istedim.
...
Mesleğime neredeyse paralel, 1970’li yılların sonunda başlayan ReMO adını verdiğimiz (REorganization & MOdernization) projeleri ve ardından F-16 motor seçimlerinde bizlere görev verilince motor yapısal paralarına yönelik yüksek teknolojiye odaklayarak 1980'li yılların sonlarından itibaren başlayarak yapılandırdığımız offsetlere dayalı Talon (Pençe) projeleri ile ABD ile nerede ise eş zamanlı sahip olarak kurulan yüksek teknolojiler uçak motor, motor kontrol ve aksesuarlerı ve imalat süreçlerindeki teknolojik alt yapıyı ve entelektüel gücü çok öenmli seviyede ve boyutta etkilemişti..

Öyle ki, 1995 yılında oluşturulan Yeni Ufuklar (New Horizons) girişimi ile üniformalı bir mühendisimiz, General Electric Uçak Motorlarında şu anda ilk 2-3'üncü sırada bulanan bir bayan başkanına ABD Hava Kuvvetlerinin bir F100 motorunu ÜCRETSİZ periyodik bakımını (300 TAC ENSIP uygulaması) yapmayı teklif edebilmişti...

Bu mühendisin kravat iğnesi de EDM kullanılarak yapılmış F110-GE-129 motoru 1’inci Kademe Türbine Palesinden bir pale kesiti idi; bir airfoil...

...
Üretimde nicelik önceliği olduğu yıllardı; EDM gibi, diğer yeni yüksek teknolojilerde de benzer gelişmeler son derce hızlı oldu; tam bir bilgi bombardımanı altındaydık.

Öncelikle bu projeler kapsamında motor ve motor aksesuarları parçalarının onarımında kullanılan geleneksel teknolojiler yenilenip geliştirilerek ve (geleneksel olmayan) modern onarım teknolojileri hatları da “sıfırdan” denebilecek şekilde kurularak hizmete girdiler; NOT (1).

Ve zamanla, yönetici mühendisin faaliyet odağı nicelikten niteliğe döndü; hatta konusal ve alansal iş geliştirme ile de ilgilenilmeye başlandı... Bu teknolojilere ulusal rağbet öylesine artmıştı ki, FNSS’nin (o zamanki adı ile FNC-Nurol) Zırhlı Personel Taşıyıcı araçları motor – dişli kutusu şaft-dişli grubundan KordSA’nın iğ motorlarına kadar geniş bir müşteri ve ürün yelpazesi uçak motor ve motor aksuar parçaları ile ilgili bakım, onarım ve yenileme faaliyetlerine ilave oldu.. vs vs vs...
...
O nedenle, Aralık 2014 başında JPO'nun, JSF uçağının Avrupa Bölgesi Motor Merkezi konusundaki seçimini beklerken "Umut ediyorum; en gelişmiş uçak motor teknolojilerinde on yılların emeği ve göz nuru karşılığını verir ve Türkiye Cumhuriyeti bu karardan en karlı çıkan olur!" demiştim.
... ve bu karar 12 Aralık 2014 gecesi Türkiye (1.HİBM Jet Revizyon) olarak açıklanmıştı. Meslek gruplarımda da bu konuyu değerlendirmiştik; NOT (2).

Bir plunger şaftı üzerinde açılmış beşgen delik sayesinde aklıma gelenlerdi; paylaştım.
Feb 6, 2015
NOT (1): Belirttiğim teknolojiler de dahil o yıllardan bugüne gelen teknolojileri 1990’lı yılların ikinci yarısında,
  1. Baroskop Kontrolü
  2. Kimyasal Temizleme
  3. Mekanik Temizleme
  4. Kimyasal Soyma
  5. Sıvı Penetrant Kontrolü
  6. Manyetik Parçacık Kontrolü
  7. Ultrasonik Kontrol
  8. Eddy Current Kontrol
  9. Metal Sprey
  10. Braze
  11. Direnç Kaynağı
  12. TIG (Tungsten Inert Gas) Kaynağı
  13. Elektron Işın Kaynağı
  14. Paket Semantasyon Metodu ile Alüminayt Kaplamaları, CODEP Kaplama
  15. ADH (Aktifleştirilmiş Difüzyon Tamiri)
  16. Işıl İşlem
  17. EDM (Electrical Discharge Machining – Elektro Erozyon)
  18. Lazerle Delme ve Kesme
  19. CNC Tornalama
birer makale olarak hazırlanmış, bazıları mesleki platformlarda sıunulmuş ve 2004 sonunda emekliliğim öncesi kendime bir tez kabul ettiğim "Uçak Motorları Entelektüel Sermaye Geliştirme Serisi" içinde yer alan “Uçak Motor Depo Seviyesi Bakımında Teknolojik Süreçler” bölümüne dahil edilmiştir. Bu döküman serisi 2004 yılında interaktif bir CD haline getirilerek, Hava Lojistik Komutanlığı tarafından ilgili tüm kurum ve kuruluşlara, üniversite kütüphaneleri ve fakülte/bölümlerine gönderilmiştir. Yani 2004 yılından itibaren, hangi okulda olur ise olsunlar havacılık yükseköğretim programı ilgilileri uygulaması olan bu teknolojilerin tanıtımlarına erişim olanakları bulunmaktadır.

NOT (2): Meslektaş ve ilgidaşlarımla paylaştığım metine hyperlinkli,
başlığa tıklanarak erişilebilir...




____________
Yorumlardan...