Moda ya...
...uyalım istedim; dün bir çalışmamda imza blokumda yıllardır kullandığım,
simge deyişi yeniden kullanmam gerekince "Çeşitlilik" ve "Kapsayıcılık" üzerine yeniden düşünmem gerekti; mesaj olarak da kısmaen paylaşmıştım.
Ama, konunun önemi ve dünya gündeminde yükselen yerini dikkate alarak daha da kalıcı hale getirmek istedim. Özteliyeyim:
Toplum içerisinde farklı inanç, kimlik, kültür ve dil gibi öğelerin olması “Kültürel Çeşitlilik” ve “Kültürel Zenginlik” olarak bilinir; toplumsal yapı içerisindeki bütün bu farklılıkların “barış” içerisinde bir arada yaşaması da demokrasi kültürünün toplum yaşamına egemen olması ölçüsünde gerçekleşebilir.
Çeşitlilik anlayışı yenilikleri ve başarıyı destekler; buna lave olarak farklı düşünme ve uygulama yöntemlerinin, farklı nitelik ve becerilerin, farklı deneyim ve geçmiş kazanımların kısaca zihinsel ve manevî alana ait herşeyin toplumsal kültür tarafından içerilmesi kapsayıcılıktır; o topluma ait hiç birşeyin dışarıda bırakılmaması...
Bir örgütlenme çeşitidi olarak, işletmelerde de bu "Çeşitlilik" ve "Kapsayıcılık" gerekleri vardır; işletmenin küreselleşme seviyesi ile de artar...
Daha çok küresel pazar oyuncusu olanların kurumsal belgelerine bakılınca, kültürlerinde "çeşitlilik" ve "kapsayıcılık" beyanlarının hızla arttığı görülüyor; ne hoş! ...hatta şimdi G20 beyanına girecek.
Ancak...
...henüz "Toplumsal Cinsiyet Dengesi" konusunda vicdanı rahatlatacak aklın kabul edeceği insanî bir seviyeye ulaşmayanların ağırlıklı olarak ticari kaygılara dayalı ve küresel ekonominin etkisnde oluştuğunu düşündüğüm akımlarla bu seviyede ilgilenmesi ilginç...
...kulağa (!) hoş gelse de, samimiyetle düşünmek gerek!
...
Kulakta yüce önderin bu öğüdü, ilk aklıma geleni ben paylaşayım; diğerlerini yorumlara ilave ederseniz yararlanırım:
Türkiye istatistik Kurumu 2014 yılı verilerine göre...
...nüfüsünün %49,8'ini (erkeklerden %7,2 daha fazla yaşayan) kadınların oluşturduğu Türkiye'de...
* Kadının işgücüne katılma oranı %30,3 (erkeklerinki %135,3 katı daha yüksek; %71,3),
* Kadının istihdam oranı ise daha düşündürücü, %26,7 (erkeklerinki %142,7 katı daha yüksek; %64,8),olarak belirlenmiş.
Kadının ulusal işgücündeki bu eksikliğinin temel nededenlerinden biri okur-yazarlık...
... okuma - yazması olMAyan 25+ yaştaki kadınların nüfüs oranı %9,2 (erkeklerin aynı oranında %411 daha fazla)...
Demem o ki, "Çeşitlilik" ve "Kapsayıcılık" konusunda bu coğrafya binlerce yıllık deneyime deneyime sahiptir; iyi veya kötü uygulamaları ile...
... ama "Toplumsal Cinsiyet Dengesi" konusunda yüz kara; alınması gereken çoooooooooooook da yol var! Özellikle de, üretim ve üretim kaynak ve modellerinde etkinliğin artırılması ile mücadele edilmesi gereken "Orta Gelir Tuzağı" ve "Dış Ticaret Açığı" gündemde iken...
Not: Endüstride "Toplumsal Cinsiyet Dengesi" geliştirilmesi çabalarımı ve bu yönde çalışma önerlerim kapsayan konferansımı ilglenenler can.erel@canerel.com.tr e-posta adresime bildirirler ise teklifimi sunabilirim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder